Kurultay davasının ertelenmesinin ardından CHP'den ilk açıklama
Şu kişiden alıntılanmıştır: admin tarhinde 15 Eylül 2025, 16:16
CHP sü, CHP kurultay davasının ertelenmesinin ardından açıklama yapıyor. Yücel, "Birileri hep şikayet eden de edilen de CHP'li diyor ya bu davayı açan eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş davayı açmadan çok önce işlediği parti suçu nedeniyle partimizden ihraç edilmiştir. Partimizin üyesi değildir. Bu davayı açma hakkı dahi değildir. Karşımızda CHP'liler yoktur, iktidarın aparatları vardır." dedi.
Yücel, "CHP'deki değişimin gücünü sandıkta görenler hiç vakit kaybetmeden harekete geçti. 31 Mart'tan bu yana CHP olarak ne ile mücadele ettiğimizi şu şekilde özetleyebiliriz: Karşımızda iktidarda kalabilmek için her türlü haksızlığı yapan, kaybetmeyi hazmedemeyip sadece saldıran, iftiralar atan bir iktidar var." dedi.
Yücel şu ifadeleri kullandı:
Karşımızda her seçimden önce 'Bu defa son adaylığım' deyip yeniden aday olan, yeniden aday olamıyorsa formüllerini arayan bir tek adam var.
Bu tek adam ve talimatlı yargısı her yeni güne bir şafak operasyonu ile başlıyor. Milli iradeyi gasp ediyor.
Milli irade 178 gündür tutuklu ve ortada iddianame yok. Ekrem İmamoğlu sandıktan karşısına çıkmaya cesaret edemeyenlerin talimatıyla tutuklandı.
CHP halkın partisidir. CHP, bir kişinin siyasi emellerine, hırslarını kurban edilmeyecek kadar da kıymetlidir.CHP'nin tarihini bilmeyenlerin mimarı olduğu 19 Mart darbesiyle başlayan süreci geçtiğimiz hafta il başkanlığında yaşandı.
CHP'nin bu ülkenin kurucu parti olduğunu, savaş meydanlarında kurulduğunu idrak edemeyenlerin CHP'yi adliye köşelerinde, yandaş kanallarda tartıştırarak itibarsızlaştırmaya çalıştıklarının farkındayız.
CHP'de kavga var diyenlere cevabımızdır: CHP'de kavga yok.CHP'nin önlenemez, engellenemez yükselişini sekteye uğratmak için CHP'de kavga var görüntüsü vermeye çalışan bir iktidar ve o iktidarın iş birlikçileri ve aparatları var.
Yetkisiz bir mahkemeden alınan, hukuk dışı bir karar, 5 bin polisin yığıldığı İstanbul İl Başkanlığımız, partimizin evlatlarına karşı kullanılan orantısız güç...
Kendisine abilik rolü biçen aslında AKP yargısının elinde oyuncak olmuş bir zavallı. Ne AKP'nin kanunsuz emirleri, ne bu emirleri yerine getirenlere boyun eğmedik, eğmeyeceğiz.
Hiçbir CHP'li babaevine polisle girmez. Hiçbir CHP'li partisinin il başkanlığına emniyet güçlerinin müdahale etmesine izin vermez. Antidemokratik müdahalelere, vekillerin darp edilmesini izin vermez. İzin verene de CHP'li denmez.
Bu hukuksuzluğun parçası olup da iktidarın seçilmişlere zulmetmesine çanak tutanlar elleri boş bir şekilde geldikleri gibi gidecekler. Türk siyasi tarihine kara leke olarak geçecekler.
İstanbul'da verilen tedbiren karar hükümsüzdür. Derhal kaldırılması gerekir. Bu karara rağmen İçişleri Bakanlığı hala binlerce polisimizi İstanbul çalışma ofisimizde hukuksuz şekilde tutmaktadır.
21 Eylül Olağanüstü Kurultayımızı, 24 Eylül'de ise İstanbul İl Kongremizi gerçekleştireceğiz. Delegelerimizin iradesiyle alınan bu karar CHP'nin ayakta olduğunun kanıtıdır.
Bugün Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 38. Olağan Kurultayımızın iptal edilmesi ve mutlak butlan istemiyle açılan dava görüldü. Bu dava partimizi tartışmaya yönelik davalardır. Biz aynı saatlerde MYK toplantımıza başladık. Olağan gündem maddelerimizi görüştük.
Bu dava reddedilmeye mahkum bir davadır. Davacıların tedbir talepleri 10. kez reddedildi.
Birileri hep şikayet eden de edilen de CHP'li diyor ya bu davayı açan eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş davayı açmadan çok önce işlediği parti suçu nedeniyle partimizden ihraç edilmiştir. Partimizin üyesi değildir. Bu davayı açma hakkı dahi değildir. Karşımızda CHP'liler yoktur, iktidarın aparatları vardır.
CHP sü, CHP kurultay davasının ertelenmesinin ardından açıklama yapıyor. Yücel, "Birileri hep şikayet eden de edilen de CHP'li diyor ya bu davayı açan eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş davayı açmadan çok önce işlediği parti suçu nedeniyle partimizden ihraç edilmiştir. Partimizin üyesi değildir. Bu davayı açma hakkı dahi değildir. Karşımızda CHP'liler yoktur, iktidarın aparatları vardır." dedi.
Yücel, "CHP'deki değişimin gücünü sandıkta görenler hiç vakit kaybetmeden harekete geçti. 31 Mart'tan bu yana CHP olarak ne ile mücadele ettiğimizi şu şekilde özetleyebiliriz: Karşımızda iktidarda kalabilmek için her türlü haksızlığı yapan, kaybetmeyi hazmedemeyip sadece saldıran, iftiralar atan bir iktidar var." dedi.
Yücel şu ifadeleri kullandı:
Karşımızda her seçimden önce 'Bu defa son adaylığım' deyip yeniden aday olan, yeniden aday olamıyorsa formüllerini arayan bir tek adam var.
Bu tek adam ve talimatlı yargısı her yeni güne bir şafak operasyonu ile başlıyor. Milli iradeyi gasp ediyor.
Milli irade 178 gündür tutuklu ve ortada iddianame yok. Ekrem İmamoğlu sandıktan karşısına çıkmaya cesaret edemeyenlerin talimatıyla tutuklandı.
CHP halkın partisidir. CHP, bir kişinin siyasi emellerine, hırslarını kurban edilmeyecek kadar da kıymetlidir.CHP'nin tarihini bilmeyenlerin mimarı olduğu 19 Mart darbesiyle başlayan süreci geçtiğimiz hafta il başkanlığında yaşandı.
CHP'nin bu ülkenin kurucu parti olduğunu, savaş meydanlarında kurulduğunu idrak edemeyenlerin CHP'yi adliye köşelerinde, yandaş kanallarda tartıştırarak itibarsızlaştırmaya çalıştıklarının farkındayız.
CHP'de kavga var diyenlere cevabımızdır: CHP'de kavga yok.CHP'nin önlenemez, engellenemez yükselişini sekteye uğratmak için CHP'de kavga var görüntüsü vermeye çalışan bir iktidar ve o iktidarın iş birlikçileri ve aparatları var.
Yetkisiz bir mahkemeden alınan, hukuk dışı bir karar, 5 bin polisin yığıldığı İstanbul İl Başkanlığımız, partimizin evlatlarına karşı kullanılan orantısız güç...
Kendisine abilik rolü biçen aslında AKP yargısının elinde oyuncak olmuş bir zavallı. Ne AKP'nin kanunsuz emirleri, ne bu emirleri yerine getirenlere boyun eğmedik, eğmeyeceğiz.
Hiçbir CHP'li babaevine polisle girmez. Hiçbir CHP'li partisinin il başkanlığına emniyet güçlerinin müdahale etmesine izin vermez. Antidemokratik müdahalelere, vekillerin darp edilmesini izin vermez. İzin verene de CHP'li denmez.
Bu hukuksuzluğun parçası olup da iktidarın seçilmişlere zulmetmesine çanak tutanlar elleri boş bir şekilde geldikleri gibi gidecekler. Türk siyasi tarihine kara leke olarak geçecekler.
İstanbul'da verilen tedbiren karar hükümsüzdür. Derhal kaldırılması gerekir. Bu karara rağmen İçişleri Bakanlığı hala binlerce polisimizi İstanbul çalışma ofisimizde hukuksuz şekilde tutmaktadır.
21 Eylül Olağanüstü Kurultayımızı, 24 Eylül'de ise İstanbul İl Kongremizi gerçekleştireceğiz. Delegelerimizin iradesiyle alınan bu karar CHP'nin ayakta olduğunun kanıtıdır.
Bugün Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 38. Olağan Kurultayımızın iptal edilmesi ve mutlak butlan istemiyle açılan dava görüldü. Bu dava partimizi tartışmaya yönelik davalardır. Biz aynı saatlerde MYK toplantımıza başladık. Olağan gündem maddelerimizi görüştük.
Bu dava reddedilmeye mahkum bir davadır. Davacıların tedbir talepleri 10. kez reddedildi.
Birileri hep şikayet eden de edilen de CHP'li diyor ya bu davayı açan eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş davayı açmadan çok önce işlediği parti suçu nedeniyle partimizden ihraç edilmiştir. Partimizin üyesi değildir. Bu davayı açma hakkı dahi değildir. Karşımızda CHP'liler yoktur, iktidarın aparatları vardır.